Yüklenme Tarihi: 06 Eylül 2015 - 02:29
Türklerin en büyük şairi olan Fuzûlînin,Kerbela Katliamını anlatan ''Hadikatü's-Süedâ (Yüce İnsanların Bahçesi) '' isimli eserinden bir bölüm dinliyoruz. Okunan bölüm;
''Basdukda Kerbelâya kadem Şâh-ı Kerbelâ
Oldı nişân-ı tîr-i sitem Şâh-ı Kerbelâ
Düşmen okına gayr siper görmeyüp revâ
Yakmışdı câna dâğ-ı elem Şâh-ı Kerbelâ
A‘dâ mukâbilinde çekende saf-ı sipâh
Kılmışdı medd-i âh ‘alem Şâh-ı Kerbelâ
Dûd-ı dil-i pür-âteş-i ehl-i nezâreden
İtmişdi perde-dâr-ı harem Şâh-ı Kerbelâ
Oldukça ömri râhat-ı dil görmeyüp demî
Olmış hemîşe hem-dem-i gam Şâh-ı Kerbelâ
Yâ Şâh-ı Kerbelâ ne revâ bunca gam sana
Derd-i dem-â-dem ü elem-i dem-be-dem sana''
Bugünkü Türkçeyle;
Bastığında Kerbelaya ayağını Kerbela şahı;
Çekti üzerine okların atıldığı hedef gibi, sitem oklarını Kerbela şahı
Düşman okuna başka siper tutunmadı, çünkü
Yakmıştı canına elem dağlarını Kerbela şahı
Düşmana karşı saf saf asker çektiğinde,
Ahlarını bayrak yapmıştı Kerbela şahı,
Nazar ehlinin ateşle dolmuş gönüllerinin dumanını
Eyledi harem sarayının perdedarı Kerbela şahı.
Ömrü boyunca bir an bile rahat yüzü görmedi;
Gam ve keder ile her an yoldaştı Kerbela şahı.
Ey Kerbela bunca gam sana reva mı?
Bunca bitmez dert, bunca elem sana reva mı?
-Fuzûlî