Bilgecan Dede’nin evi çok kalabalıktır. Keloğlan, yatağını Uzun’la paylaşmak zorunda kalır. Uzun o kadar gürültüyle horluyordur ki Keloğlan bir türlü uykuya dalamaz. Zorlukla uyuduğunda kendini köyde Uzun’la birlikte bulur. Üstelik Uzun ve Keloğlan, birbirlerine bileklerinden kelepçelenmiştir ve köyde her şey tersine dönmüş gibidir. Keloğlan, evde kendi yerine Sinek’in geçtiğini görür. Tomurcuk’ta Balkız’ın yerindedir. Prenses, artık onların en iyi arkadaşıdır. Keloğlan’ın yanındaysa Uzun’dan başka kimse yoktur ve O’da Sinek’le arkadaş olmak istiyordur. Keloğlan, Sinek’in yanına gitmeyi reddeder. İkisi tartışırlarken, karşılarında öfkeli bir boğa bulurlar. Boğadan kaçarlarken uçurumdan aşağı yuvarlanırlar. Uçurumun sonunda Keloğlan, kendini yerde değil, yatağında bulur. Gördükleri bir rüyadır. Huzur içinde uyuyacağı sırada, Uzun tekrar horlamaya başlar ve Keloğlan’ın uykusunu kaçırır.
Size daha iyi hizmet sunmak, içerik ve reklamları kişiselleştirmek için çerezler aracılığı ile internet tarama verileri topluyoruz.