Açıklama
Yükleyen: Futbol Arena
Yüklenme Tarihi: 16 Temmuz 2018 - 18:44
Teknik direktör Hikmet Karaman, FutbolArena'ya verdiği özel röportajda birçok önemli konuya değindi.
"Eski takımlarınız Ankaragücü ve Rizespor Süper Lig’e çıktı. Ne dersiniz?"
"Ankaragücü’ne iyi bir parantez açmak lazım. Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş, Trabzonspor, Bursaspor’dan sonra taraftarı en yoğun olan kulüp. Adana Demirspor’u da buraya koymak lazım. Bir alt ligde olmasına rağmen. Çünkü 12. adamın itici gücü çok önemli. Açık ve net söyleyeyim Rizespor’a çok sevindim. Benim çalıştığım dönemde 36 puanla düşmesi ve 1 sene sonra çıkması çok önemliydi. 2 takımda yeni bir yapılanma… Teknik adamlar… Asansör takımdan çıkma düşüncesi içindeler. Erzurumspor’u da Süper Lig’de ilk ben çalıştırdım. O sene ligde kaldı sonraki sene düştü. 3 takımın da dikkatli olması gerekiyor. Rizespor bence iyi işler yapıyor. Başkan Hasan Kemal bey ve yönetim kurulu… Geçmişte yaşanan asansör olayına iyi değinmiş. Asansör takımı olmaktan çıkmak istiyoruz… Bence bu çok önemli bir şey."
"Bugüne kadar hiç büyük takım fırsatı gelmedi. Bekliyor musunuz?"
"Tabii. Büyük takımı çalıştırmak hem zor, hem de Türkiye şartlarında üst sıralara oynamak için büyük bir avantaj. Mesela biz Gaziantepspor’dan Bursaspor’a gittiğimizde ligde 4. olduk. Bir gidiyorsun, müthiş bir takım. Pas yapıyor, söylediğini iyi anlıyor, top ayağında kalıyor… Basit pas kaybı yok. Batalla gibi bir oyuncuyla çalışıyorsun. Büyük takımlarda oyuncularla uyum anlamında bir probleminiz olmadığında başarıya gidiş yollarınız biraz daha açık. Kolay demeyelim. Kolay hiçbir şey yok. Diğer taraftan diyeceksiniz ki siz takımı düşürdünüz. Hayır. 36 puan… O takım bana göre düşmedi. Bak bu sene 36 puan ligde kaldı. Zaten Türkiye’de 6-7 takımdan sonrası alt sıralara oynuyor. Son 10-12 hafta kala 8 takıma düşüyor. Bu bir gerçek. Türkiye’nin 6-7 takımı var üst sıraları zorlayacak. Ondan sonraki takımların hepsi fikstür çekimi, teknik adam, yaptığı transfere göre şekilleniyor. Ama belli bir şeyden sonra 8 takım küme düşmeye oynuyor, 10 takımı ayırıyorsun. Bu takımlardan birini çalıştırıyorsun. Geçen sene Göztepe çok iyi bir takım kurdu. O kadronun karşılığı oydu zaten, ligdeki sıralaması… Tamer hoca da çok başarılı bir sezon geçirdi ama iyi bir kadrosu vardı. İyi bir takım almak her teknik adamın istediği bir şey."
"Siz de istiyorsunuz yani…"
"E tabii ki…"
"Transfer dönemindeyiz. Çok durgun geçiyor. Herkes temkinli… Sizce neden böyle bir döneme girdik?"
"Gayet doğal, doğrusunu yapıyor kulüpler. Şeffaf olmak lazım. Para yok. Transferi neyle, nasıl yapacaksın? UEFA olmasa biz yanmışız ya! UEFA bizi doğru yönlendiriyor. Bugün bakın, büyük kulüpler transfer yapamıyor. UEFA olmasa, yapacaklar. Niye? Taraftardan bir korku var, baskı var. Aman alalım da… Alıyorlar isimleri… Sonra hoca yapamadı, hocaya küfür, hocaya istifa. Önce hocayı gönder, sonra bakarız. Sonra yerine biri gelir 3-5 hafta… Yani günü kurtarmak değil, geleceği kurtarmak, geleceğe yatırım yapmak gerekiyor. Onun için bu olay iyi. Yapılmasın. Genç, yeni oyunculara şans verilsin. Transfer yapılacaksa doğru dürüst adamlar alınsın. Bakın şu anda bütün takımlar ince eleyip sık dokuyor…"
"Fenerbahçe’yi nasıl yorumluyorsunuz? 2 oyuncu aldılar Altınordu’dan…"
"Müthiş bir iş yaptılar. Çok büyük cesaret. Ama Fenerbahçe bunu hep yapıyor. Mesela ben Kayseri’deyken İlhan Parlak’ı almışlardı. Ondan sonra da bir sürü oyuncu aldılar. Çok doğru bir aksiyon, bravo…"