Yüklenme Tarihi: 03 Ekim 2022 - 13:45
Dünya Habitat Günü 2022, “Mind the Gap. Leave No One and Place Behind” (Boşluğa Dikkat Et, Hiç kimseyi ve Hiç Bir Yeri Geride Bırakma) teması altında, şehirlerde ve tüm insan yerleşimlerinde gün geçtikçe artan eşitsizlik sorunlarına dikkat çekmek üzere Balıkesir’de düzenlenen toplantı ile kutlanıyor.
Avlu Kongre Merkezi’nde düzenlenen kutlama programı UN-HABITAT İcra Direktörü Maimunah Mohd Sharif, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ve Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Bilal Erdoğan’ın katılımıyla Balıkesir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde gerçekleştirildi.
Yücel Yılmaz: “Çözümler arayacağız”
Programın açılış konuşmasını yapan Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz 1996 yılında İstanbul’da kutlanan Habitat Günü’nde üniversite öğrencisi iken görevli olduğunu bu yıl da Habitat Günü’nü Balıkesir’de yapmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi. Yılmaz, “UN HABİTAT’ın bu yılki teması olan “Boşluğa dikkat et, hiç kimseyi, hiçbir yeri geride bırakma” çağrısıyla şehirlerde popülasyonun büyük kısmının yaşamaya başladığı, artan eşitsizlik ve ekonomik zorluklar konusunda çözümler arayacağız. Habitat’ın bugünkü konusu şehri kirleterek, atmosferi kirleterek, yaşam alanlarının güzel kısımlarını, başka yerlerini yapıp Ubumtu’yu yapmayı bilmezsek aslında bu dünya çok yaşanılabilir ve adil bir dünya olmaz. Cumhurbaşkanımız Birleşmiş Milletler toplantılarına her gittiğinde Ubuntu’yu teklif ediyor. “El ele tutuşalım, adil olalım ve güzel bir dünya olsun, dünya beşten büyüktür” diyor.
“BM ile birçok çalışma yapıyoruz”
Biz çevre konusunda UN-HABİTAT olarak birçok çalışma yapıyoruz. Balıkesir’e gelecek olursak Sayın bakanım sizlerin bizlere verdiği destekle gerçekten Balıkesir’de sıfır atık projelerini, Emine Hanım’ın 2017’de başlattığı tüm prensiplere önce devlet dairelerinde uyarak şu anda tüm kurumlarda ve özel sektörde ve sokaklarımızda sıfır atığa geçiyoruz. Bu çalışmaların yanı sıra vahşi depolama alanı dediğimiz insanların atık olarak kullandıkları her şeyi enerjiye dönüştürüyoruz. Bizim 52 tane adamız var. Bu adalardan altı tanesinde insan nüfusu var. O altı adadan bir tanesinde sıfır atık projesi geliştiriyoruz ve dünyada Maimunah Hanım’ın ödüllerinden birine talibiz. Bunları yaparken de hep birlikte yapıyoruz. Kent Konseyimizle, siyasilerimizle politika üretiyoruz ve bunları sonuca ulaştırmaya çalışıyoruz. Dünyayla entegre olmaya çalışan bir şehiriz. 70. Yıl Gençlik Merkezi’ni UN-HABİTAT ile birlikte Gençlik ve Spor Bakanlığımız, Balıkesir Büyükşehir Belediyemiz beraber kurduk. Gerçekten çok değerli işler yapılıyor. Dünyayla entegre gençleri yarışmalara gönderecek altyapıyı burada oluşturduk. Aynı zamanda BM ile birlikte Dünya Çevre Durum Merkezi Projesini sürdürüyoruz onda da son aşamaya geldik” diye konuştu.
Vali Hasan Şıldak: “Dünya Habitat Günü kutlu olsun”
Balıkesir Valisi Hasan Şıldak da etkinlikte yaptığı konuşmada organizasyonun Balıkesir’de düzenlenmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “3 Ekim Dünya Habitat Günü kutlu olsun. Bu etkinlik hem ülkemizin hem de gelişen sürekli dinamik bir yapıyla son dönemde atılım gösteren Balıkesir ilinin, aynı zamanda tanınırlığı, bilinirliği ve Habitat değerlerinin ülkemizin, Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde dillendirilen dünyadaki adalet anlayışı, şehirleşme, yerel sorunlar ve bütün bu değerlerin ön plana çıkarılması noktasında önemli biri sembol ifade etmektedir. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın, Büyükşehir Belediyemizin ev sahipliğinde gerçekleşen bu etkinliğin hayırlı olmasını, faydalı sonuçlar doğurmasını, ülkemizin bu meselelere olan dikkatini, ciddiyetini bir kez daha dünyaya ilan etme bakımından çok önemli bir zemin oluşturmasını temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum: “Şehirlerin sorunlarına çözüm bulunacak”
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ise Habitat Günü’nde şehirlerde yaşanan birçok sorunun ele alınacağını dile getirdi. Bakan Kurum, “Dünya Habitat Günü, şehirlerimizin temel sorunlarına çözüm bulmak adına; çok kıymetli, çok anlamlı bir gün. Bu özel günde; kentsel dayanıklılığı, sürdürülebilirliği, tarih, sanat ve medeniyet birikimimizi konuşacak; misafirlerimize Türkiye’nin yeşil dönüşüm politikalarını, küresel bir çevre ve merhamet hareketine dönüşen sıfır atık projemizi, sosyal konut hamlemizi ve iklim dostu kentsel dönüşüm çalışmalarımızı aktarmanın gayreti içerisinde olacağız. Ben bu anlamda, 110 ülkede 7 dilde canlı olarak yayınlanacak bu özel etkinliğin, ortak evimiz dünyanın selameti için hayırlara vesile olmasını yürekten temenni ediyorum.
“Modern şehirler sorunlara sebep oldu”
Büyük ilim insanı Farabi şehri bir bedene benzetir. “Şehrin merkezi kalptir, caddeleri damarlardır, yöneticileri beynidir ve hepsi yerli yerinde olmalıdır” der. Bizim bin yıllara sari şehircilik geleneğimizi şekillendiren birçok düşünür, eserlerinde hep “şehirlerin insan gibi, bir ruha sahip olduğunu” bizlere anlatır. Evet, şehirlere hayatlarıyla ruh verenler, mekâna kimlik ve kişilik kazandıranlar insanlardır. Öyle ki; Yahya Kemal’in her semtine şiir yazdığı İstanbul’a, ilmin ve ticaretin merkezi Semerkant’a, müzeleri ve parklarıyla Londra’ya, sanatın ve Rönesans’ın beşiği Roma’ya, şarkın sultanı Halep’e, Tuna’nın incisi Budapeşte’ye ruh kazandıran hep insan olmuştur. Ne yazık ki; bizim “Mavera, Medine, Şehriyar” dediğimiz bu kadim anlayış, Sanayi Devrimiyle birlikte yerini modern kentlere bırakmıştır. Üretim süreçlerinin, ekonomiye bakışın değişmesiyle birlikte, insan şehrin merkezinden uzaklaşmış, şehrin ruhuna ekonomi oturmuştur. Bu radikal dönüşümle gelen yeni kentler, tam 4,2 milyar insanı bir mıknatıs gibi kendisine çekmiş, adeta modern bir kavimler göçüne sebep olmuştur. 2050 yılında biz bu oranın üçte ikiye çıkacağını şimdiden öngörebiliyoruz. Sözün özü; işte bu şehirlerin altyapısını zorlayan aşırı yığılma ve yoğun tüketim hızı şehirlerde; ulaşım zorluklarına, çevre ve hava kirliliğine, barınma ve içme suyu sorununa, kişi başına düşen yeşil alan miktarının azalmasına, sosyal eşitsizlik ve adaletsizlik gibi sorunlara yol açmıştır.
“Sorunların çözümü sıfır atıkla mümkün”
Karanlık bir tablo çizmek istemezdim ama yüzümüzü şöyle bir sosyopsikolojik dönüşüm tarafına çevirelim. Orada da sonuç aynıdır. Dün “insanların hepsi tek candır” diyen dünya gitmiş; yerine milyonlarca insanın fiziksel sorunlar, ruhsal buhranlar yaşadığı bir dünya gelmiştir. Ne güzel sözdür, “Müşfik devlet, halkı güneşte kaldıysa onun gölgesi olacak, soğukta hırkası olacak, açlıkta ekmeği, yoklukta işi, sofrada aşı” olacak. İşte bu sözün içerdiği manadan hareketle küresel çapta yaşanan sorunların çözümü; tüm dünyada insan onuruna yakışır bir hayatın idame edildiği sosyal konutlarla, çevre ve iklim dostu kentsel dönüşümle, tüm insanları kucaklayan, tasarruf ve merhamet eksenli bir sıfır atık kültürüyle mümkündür. Biz Türkiye olarak; tüm şehircilik adımlarımızı, 85 milyon vatandaşımızın hiçbirini, 81 ilimizin hiçbir yerini geride bırakmayan bir anlayışla atıyoruz.
“Anadolu coğrafyası kimseyi geride bırakmaz”
Yer seçimi doğru yapılmamış yatırımlara, yanlış arazi kullanımına, şehir kimliğini bozan yanlış uygulamalara mani olacak Türkiye Mekânsal Strateji Planı’mızı tamama erdiriyoruz. Milletimizin barınma ihtiyacına, sosyal konut ve kentsel dönüşüm çalışmalarımızla kalıcı, yerinde, hızlı ve doğal çözümlerle cevap veriyoruz. Anadolu coğrafyası kimseyi geride bırakmaz. Çünkü bizim medeniyetimiz yüzyıllardır bize, “geride kalanların ve sessiz yığınların sesi” olmayı emreder. Bu emirle; dünyanın dört bir yanında, mazlum ve mağdur kardeşlerimiz için tüm ülkelere örnek olacak bir gönül seferberliğini hayata geçiriyoruz. Pakistan’da sel oldu bu anlayışla koştuk, Arnavutluk’ta deprem oldu bu şuurla oradaydık, Ukraynalı çocukların yarınları için tüm insanlık adına inisiyatif aldık, Afrika’nın her yerinde güvenli bir hayat için projelerimizi gerçekleştirdik. Kardeşlerimize yuva olduk, okul olduk, iş olduk, aş olduk. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde daha adil bir dünyanın var olabileceği inancıyla; büyük insanlık kervanından kimsenin ayrılmaması, geride kalmaması, yalnız kalmaması için hep çalıştık. Mazlumların sesini dünyaya haykıran Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu vizyonla Türkiye’nin insanlığın merhamet adası, iyilik adası olduğu gerçeğini en yüksek sesle haykırdık!
“Sosyal konut hamlesi yaptık”
Türkiye’nin yüz akı olmuş TOKİ’miz eliyle, 1 milyon 170 bin sosyal konut ürettik. 81 ilimizde 3 milyon konutun güvenli dönüşümünü sağladık. Geçtiğimiz günlerde, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, dünyada benzeri olmayan bir hamleyi, Cumhuriyet tarihimizin en büyük sosyal konut projesini ilan ettiler. Bu hamleyle toplamda 500 bin sosyal konut, 1 milyon konut amaçlı arsa 50 bin işyerleriyle 1 milyon 550 bin bağımsız birimin çalışmalarını 81 ilimizde yürütüyoruz.
“Gayemiz insana hizmet etmek”
Gayemiz insana hizmettir. Zira insan, varlıkların en şereflisidir. Fakat insanoğlu kendisine bahşedilen güzellikleri anlayamamakla, hakkını verememekle de bilinen bir varlıktır. Bugün insanlık kendi eliyle yaptıklarının sonuçlarını küresel büyüklükte bir çevre kirliliği ve bunun sonucunda her gün daha da büyüyen bir küresel ısınmayla yaşamaktadır. Bütün dünya el ele verip, kendisine bahşedileni hatırlamalı ve iklim değişikliğiyle mücadele etmelidir. Bakın BM’nin geçtiğimiz yıl yayınladığı rapora göre dünya genelinde her yıl toplam 931 milyon ton gıda israf edilmektedir. Dünyanın geleceğini tehdit eden bu israfa dur demek için, küresel bir çevre seferberliğine dönüşen Sıfır Atık Hareketiyle, Türkiye sözünü söylemiştir.
“İsraf etmede hayır, hayırda israf olmaz”
Bu hareket; sadece ülkemiz için değil tüm dünya için yeni bir yaşam kültürünün inşasını vadetmektedir. Türkiye’nin kendi köklerinden süzerek dünyaya sunduğu bu hareket; geçtiğimiz haftalarda tarihi bir adımla bambaşka bir noktaya taşındı. Saygıdeğer Hanımefendi, BM Genel Sekreteri Sayın Guterress, BM Çevre Programı İcra Direktörü Andersan, BM Habitat İcra Direktörü Sayın Şerif ile pek çok ülke liderinin eşleri ve çevre bakanları Küresel Sıfır Atık İyi Niyet Beyanını imzaladılar. Sıfır atığı dünya çapında uygulamaya; sıfır atığı teşvik eden her türlü girişimi desteklemeye söz verildi. Tüm üye devletlere sıfır atık çağrısında bulunuldu. Dolayısıyla Sıfır Atık, bu beyanla birlikte artık küresel bir çevre hareketine dönüştü. Ben tüm misafirlerimiz huzurunda "İsraf etmede hayır, hayırda israf olmaz." sözünü tüm dünyaya yeniden hatırlatan Saygıdeğer hanımefendiye, sonsuz şükranlarımı sunuyorum.
“Daha çok işbirliği ve dayanışma lazım”
Dostluk ve kardeşlik içinde şehirlerimizin karşı karşıya kaldığı birçok krizle mücadele etmek için daha çok iş birliği ve dayanışma içerisinde olmalıyız. Bu dayanışmayı sadece kendi ülkemiz için değil, tüm insanlık âlemi için arzuluyoruz. Daha adil bir dünyanın mümkün olduğuna tüm kalbimizle, tüm yüreğimizle inanıyoruz. Ben bu duygularla; Sayın Maimunah Şerif hanımefendiye, kıymetli belediye başkanımıza çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Programın devamında UN-HABİTAT İcra Direktörü Maimunah Mohd Sharif de katılımcılara yönelik bir konuşma yaparak Habitat Günü’nde konuşulacak sorunlara dikkat çekti. Program açılış töreninin ardından sunumlarla devam etti.